Tunus Hakimler Birliği, Cumhurbaşkanı Kais Saied'in otoriter yönetime geri dönüş korkularının artması üzerine üst düzey yargı izleme örgütünü feshetme hamlesini protesto etmek için ülkedeki tüm mahkemelere iki günlük grev çağrısında bulundu.
Yüksek Yargı Konseyi'ni Pazar günü dağıtma kararı, Saied'in olağanüstü hal kapsamında kendisine olağanüstü yetkiler verdiği, hükümeti görevden aldığı ve parlamentoyu dondurduğu 25 Temmuz'dan bu yana alınan bir dizi istisnai tedbirin sonuncusuydu.
Tunus Hakimler Derneği Başkanı Anas Hamadi, grevin Çarşamba günü başlayacağını ve Perşembe günü Tunus polisi tarafından pazartesi günü kapıları kilitlenerek çalışanlarının içeri girmesini engelleyen konseyin önünde yapılacak oturma eylemiyle sonuçlanacağını söyledi.
El Cezire'ye konuşan Hamadi, "Yargı geçilemeyecek kırmızı bir çizgidir." dedi. "Yargı gücümüzü ve demokrasimizi savunacağız."
Genellikle 2011 Arap Baharı isyanlarından çıkan tek demokrasi olarak övülen Tunus, Saied'in Ekim 2019'da yapılan ikinci tur seçimlerde neredeyse yüzde 73 oyla cumhurbaşkanı seçilmesinden bu yana kazanımlarının bir kısmının tersine döndüğünü gördü.
Eleştirenler, eski bir hukuk profesörü olan cumhurbaşkanının giderek otoriterleşmesinden korkarken, destekçiler onun bu hamlelerini ülkeyi yozlaşmış olarak gördükleri bir sistemden kurtarmak olarak memnuniyetle karşıladılar.
Keyfi gözaltı
Yargı mensupları, giderek büyüyen bir sindirme ortamı altında yaşadıklarını söylüyor.
Yerel basında yer alan haberlere göre, Yüksek Yargı Konseyi başkanı Youssef Bouzakher Pazartesi günü yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığı tarafından kendisine yönelik "ciddi tehditler" konusunda bilgilendirildiğini söyledi.
Hamadi hesapları doğruladı ve kendisinin de kişisel olarak risk altında hissettiğini söyledi.
"Ne yazık ki durum çok ciddi ve [Saied] hiçbir cevap vermiyor." dedi. "Açıkça, kararlarına karşı çıkan herkese saldırabilmek için adalet sistemine el sürme niyetindedir."
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Çarşamba günü, siyasi muhaliflerin keyfi olarak gözaltına alınması da dahil olmak üzere olağanüstü hal kapsamında istisnai tedbirlerin uygulanmasında "tehlikeli bir tırmanışı" kınayan bir rapor yayınladı.
25 Temmuz'dan bu yana çok sayıda hükümet çalışanı ve yargı mensubu gözaltına alındı.
HRW'nin haberine göre, eski Adalet Bakanı Nourredine Bhiri 31 Ocak'ta kendisini zorla araçlarına bindiren ve herhangi bir tutuklama emri veya resmi suçlama olmaksızın tanımlanamayan yerlerde tutan sivil polis memurları tarafından tutuklandı.
Bhiri şu anda kötüleşen sağlığı nedeniyle hastanedeyken, aralarında eski içişleri bakanlığı çalışanı Fathi Beldi'nin de yer aldığı diğerleri açıklanmayan yerlerde gözaltına alınıyor.
HRW'nin Tunus subay müdürü Salsabil Chellali raporda, "Acil durum kararnamesi tarafından verilen istisnai tedbirler, gizli gözaltıların spekülasyonunu artırarak, kötü niyetli ve yargı gözetimi olmadan kullanılmaktadır." dedi.
"Bu ihlaller adalet sisteminin otoritesini zedeler ve hukukun üstünlüğü ilkelerini daha da aşındırır."
